Anasayfa » MANŞET » KESK ANK. ŞB.LER PLATFORMU DIŞKAPI HASTANESİNDE ; OHAL’E, KHK’LERE, İHRAÇLARA DİRENECEĞİZ
KESK ANK. ŞB.LER PLATFORMU DIŞKAPI HASTANESİNDE ; OHAL’E, KHK’LERE, İHRAÇLARA DİRENECEĞİZ

KESK ANK. ŞB.LER PLATFORMU DIŞKAPI HASTANESİNDE ; OHAL’E, KHK’LERE, İHRAÇLARA DİRENECEĞİZ

KESK Ankara Şubeler Platformu bugün Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğt. Arşt. Hastanesinde ihraçlara karşı basın açıklaması yaptı. KESK  Ankara Şubeler Platformunun çağrısıyla bugün öğle saatinde  Hacettepe Hastanesinde buluşan emekçiler otobüslerle Yıldırım Beyazıt Hastanesine giderek burada bir basın açıklaması yaptı. Saat 12.30 da başlayan eylemde SES Eşbaşkanı Hüsnü Yıldırım bir konuşma yaparak ; “ihraç edilen kamu emekçileri görevlerinin başına dönene kadar bu eylemlerin süreceğini, OHAL’in KHK’lerin direnerek kaldırılması için baskı oluşturulmaya devam edileceğini ve Adana’da yoksul çocukların ölümüne neden olan yangının iktidarın politikasının bir parçası olduğunu” söyledi.

Şubeler Platformu adına Basın açıklamasını ise SES Ankara Şubesi Eşbaşkanı Rona Temelli okudu. KHK’lere, İhraçlara ve OHAL’e karşı atılan sloganlarla eylem bitirildi.

BASIN AÇIKLAMASI METNİ

OLAĞANÜSTÜ HAL’E, KANUN HÜKMÜNDEKİ KARARNAME’LERE, İHRAÇLARA DİRENECEĞİZ!

 ÜLKENİN KARANLIK BİR GELECEĞE SÜRÜKLENMESİNE  İZİN VERMEYECEĞİZ!

15 Temmuz darbe girişimini fırsata çevirmek isteyen siyasi iktidar, OHAL ilanı ve sonrasında çıkarmış olduğu Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK), parlamentoyu bypass ederek otoriter yönetim anlayışını toplumsal alanın tümüne dayatmaktadır.

Bugün buraya, 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında AKP iktidarının TBMM’yi de bypass ederek antidemokratik şekilde çıkarmış olduğu KHK’lerin hukuksuzluğunu ifade etmeye geldik.

Bugün buraya, AKP iktidarının kendi iktidarını sağlamlaştırmak için faşizmi kurumsallaştırdığından söz etmeye geldik.

Bugün buraya, AKP iktidarının Kanun Hükmünde Kararnamelerle muhalif dernekleri kapatmasından, muhalif basını susturmasından, ihraçlarla kamu emekçilerinde yol açtığı mağduriyetlerden de bahsetmeye geldik

Bugün buraya, AKP iktidarının otoriter yönetim anlayışını teşhir etmeye geldik.  Yılmadan ve korkmadan.

Güne yine acı bir haberle uyandık ve ülkenin bir kez daha yangın yerine döndüğünü öğrendik. Acımız çok büyük. Adana’ya bağlı Aladağ ilçesinde bir kız öğrenci yurdunda belirsiz bir sebepten çıkan yangında 11 çocuğumuzu, canımızı yitirdik. Yetkililerin yaptığı açıklamalardan da anlaşılıyor ki; bu yangında pek çok ihmalin olduğu ve yangının göz göre göre geldiği ortadayken yetkililer sabaha kadar uyumayıp da ne yapsak diye düşünüp sabaha karşı saat 06:34 de habere yayın yasağı getirmişlerdir.

Biz sağlık emekçileri 24 saat boyunca hayat kurtarma telaşı içindeyken, denetimi yapılmayan tarikat/cemaat kucağındaki öğrenci yurtlarında, çocuklarımız ölüme terk ediliyor.

Bizler Laik, bilimsel ve kamusal eğitimde ısrar ederken, devlet yurtları kapatılıp çocuklarımız tarikat yurtlarına yönlendirilmektedir.

Biz demokrasi için OHAL kaldırılsın derken, bu yangın ile ilgili “huzur ve güven ortamını bozuyor” diye konulan yayın yasağı ülke demokrasisini nereye götürüyor diye sormak isteriz. Ayrıca SOMA da yitirdiğimiz katledilen 301 madencinin ölümlerine “bu işin fıtratında var” diyenlere soruyoruz: Daha kaç çocuğumuzu sizin politikasızlığınıza ve keyfiliğinize kurban edeceğiz?

Evet acımız büyük fakat çocuklarımızı bu karanlık geleceğe teslim etmemek için susmayacağız. Çocuklarımızın güvenli ortamlarda barınma, laik, kamusal, eşit, parasız, ulaşılabilir ve anadilinde eğitim alabilmeleri adına da mücadeleye devam edeceğiz.

Bunca acı yaşanırken AKP hükümetinin hukuksuz yaptırımlara hız kesmeden devam ettiğini görüyoruz.

İçinden geçtiğimiz AKP faşizminde tüm demokratik ilke ve kurallar, temel hak ve özgürlükler bir bir ortadan kaldırılmış, kadınlara savaş açılmış, meclis işlevsizleştirilmiş, polis devleti ile tüm yaşam alanlarımız kuşatma altına alınmıştır. Adeta AKP’den habersiz bir yaprağın bile kıpırdamasına izin verilmemektedir. 1 Eylül, 29 Ekim ve 22 Kasım tarihlerinde yayımlanmış 672, 675 ve 677 sayılı KHK’lerle  nasıl bir hukuksuzlukla, nasıl bir dikta rejimiyle ve nasıl bir keyfilikle karşı karşıya olduğumuzu görmeye yetmektedir. Tüm KHK’lar ile birlikte 15 Temmuz darbe girişiminin hükümetin elinde artık tümüyle bir silaha dönüştüğü, bırakalım 3’er aylık OHAL dönemini, ülkemizin geleceğinin KHK’lar ile belirlendiği, seçim yapılmasına bile gerek kalmayacak şekilde AKP’nin gelecekte de iktidarda kalmasının zemininin hazırlandığı bir kez daha netleşmiştir.

Yayımlanmış 3 ayrı KHK ile darbe ile uzaktan yakından ilgisi olmayan, neredeyse tüm yaşamlarını emeğin özgürleştiği demokratik bir Türkiye mücadelesine adamış, yaşamı boyunca darbe karşıtı olmuş, eşitlik, adalet, özgürlük, parasız sağlık/parasız kamu hizmeti diye haykıran yüzlerce SES ve KESK üyesi de ihraç edilmiştir. Kamudan ihraç edilen emekçiler arasında; AKP’nin neoliberal politikalarına karşı sendikal haklarını kullanarak direnen ve bu yüzden AKP tarafından yıllardır defalarca hukuksuz biçimde cezalandırılan aktivist üyelerimiz de bulunmaktadır. Bu üyelerimiz arasında Dışkapı Çocuk Hastanesinde çalışan Saniye ERENLER ÖZTÜRK de bulunmaktadır. Biliyoruz ki; ihraç edilen tüm üyelerimiz sağlık alanındaki yolsuzluklara, halkın sağlık hakkını metalaştıran ve yoksulları hizmetlerden dışlayan neoliberal uygulamalara, AKP-cemaat işbirliğiyle gerçekleştirilen kadrolaşmalara, sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin çalışma ve yaşam hakkının yok sayılmasına karşı emek, demokrasi ve barış mücadelesinde ısrar eden üyelerimizdir. 15 Temmuz öncesinde de sonrasında da cemaatle mücadele adı altında gerçekleştirilen kıyımın asıl hedefi AKP’nin bu hukuksuz, haksız ve kirli politikalarına direnenlerdir.

Darbe girişimini kendileri için “Allahın Lütfu” olarak görenler çıkardıkları KHK’larla; emekçileri, Alevileri, demokratları, laikleri, devrimcileri, kadınları, Kürtleri kısacası tüm muhalifleri ve ezilenleri hedeflemekte ve kamu alanından tasfiye etmektedirler.

Türkiye KHK’larla biçim verilen, halkın demokratik iradesinin hiçe sayıldığı, örgütlenme özgürlüğü başta olmak üzere sendikal hakların askıya alındığı, ifade ve basın özgürlüğünün ortadan kaldırıldığı bir ülkeye dönüştürülmüştür. Bu keyfi ve hukuksuz idare biçimi, intikamcı ve hukuksuz dayatmalar karşısında kamu emekçileri olarak hukukun bizleri yok saydığı yerde meşru direnme hakkımızı sonuna kadar kullanacağımızı daha önce de ifade etmiştik ve kullanmaya devam ediyoruz.

Din- iman, hak-hukuk edebiyatı yapanlar ihraç edilen kamu emekçilerinin kamudaki onlarca yıllık emeklerini ve üretimlerini yok saymakta ve iş güvencelerini  gasp etmektedirler.

15 Temmuz öncesinde de sonrasında da cemaatle mücadele adı altında gerçekleştirilen kıyımın asıl hedefi AKP’nin bu hukuksuz, haksız ve kirli politikalarına direnenlerdir. Bu direnenlerin başında da KESK gelmektedir. Ama hesap edemedikleri bir şey var:: KESK’liler zulmünüze de, kirli politikalarınıza da boyun eğmez. AKP’nin bu ayrımcı ve fırsatçı uygulamalarını her yerde ve her zaman teşhir edeceğiz. Hukuksal mücadelenin yanında, fiili ve meşru mücadele ile direnme hakkımızı sonuna kadar kullanacağız. Bu direniş işyerlerimize geri döndüğümüzde de bitmeyecek. Mücadelemiz bizlere bu haksızlıkları ve acıları yaşatanlar yargılanıncaya ve gerekli cezaları alıncaya kadar devam edecek.

HÜKÜMETE SESLENİYORUZ:

Baskıcı ve faşizan politikalarınızdan vazgeçin. İhraç ettiğiniz, açığa aldığınız arkadaşlarımızı derhal göreve iade edilsin. İfade ve örgütlenme özgürlüğüne, demokrasi güçlerine, muhaliflere, kadınlara ve çocuklara saldırmaktan vazgeçin.

Kamu hizmetlerinde kuralsızlığa son verin.

Çocuklarımızın güvende yaşayabileceği bir gelecek inşası için kadın ve çocuk politikalarınızı evrensel hukuk kuralları çerçevesinde derhal değiştirin.

Karanlığı sürdürmek isteyenlere inat aydınlıkta ısrar edeceğiz..

İşimize geri dönene ve bizim olanı alana kadar mücadele edeceğiz.

Yenileceksiniz, biz kazanacağız.

Çünkü biz haklıyız.

                                             KESK ANKARA ŞUBELER PLATFORMU

diskapi_ihrac_1

diskapi_ihrac_2

diskapi_ihrac_3

diskapi_ihrac_4

diskapi_ihrac_5

diskapi_ihrac_6

diskapi_ihrac_7

diskapi_ihrac_8

diskapi_ihrac_9