H.Ü Hastanesi SES İşyeri Temsilciliği Hacettepe Hastane’sindeki sorunlara yönelik Sağlık Emekçilerine “Açık Mektup” dağıttı! H.Ü SES İşyeri Temsilcilerinin ve üyelerin katılımıyla gerçekleştirilen bildiri dağıtımına Hastane çalışanlarının ilgisi yoğun oldu.
SES Ankara Şube Eş Başkanı Hüsnü Yıldırım’ da katılarak destek verdi.
Aşağıda SES H.Ü Temsilciliğinin gerçekleştirdiği bildiri dağıtımına ait fotoğraflar ve dağıtımı yapılan ” Açık Mektup” incelenebilir.
AÇIK MEKTUP
Hacettepe Çalışanlarına
AÇIK MEKTUP
“daha ileriye, en iyiye”
böyle mi gidecektik…
Mevcut yönetim göreve geleli tam 3 yıl oldu.
Mesele ne umduk ne bulduk meselesi değil,
Mesele çağdaş, demokratik, eşitlikçi ve özerk bir üniversite derken;
Gelen gideni arattı…
SAĞLIK VE SOSYAL HİZMET EMEKÇİLERİ SENDİKASI
(SES) HACETTEPE TEMSİLCİLİĞİ
Sağlık çalışanlarının ve sağlık hizmeti alanların sorunlarını çözme konusunda bir önceki yönetimle bugünkü yönetimin arasındaki fark nedir desek !
Fark Yok , bayrak yarışı kaldığı yerden devam ediyor.
Performans uygulamalarından başlayalım sorunlara;
Geçmiş dönemde performans eşitsizliğini dile getirdiğimizde “paramız yok” ancak bu kadar demişlerdi.
Mevcut yönetim “bizim daha çok paramız yok” diye eşitsizliği gidermek adına bir şey yapmadı.
Paramız yok ise; asıllar, vekiller, vekilin vekilleri, başkanlar, tedviren atananlar, daire başkanları, şube müdürleri….
Ve bunların her birine ödenen paralar, tahsis edilen makam araçları, hizmetlerine verilen şoförlerin kuruma maliyeti sizce kaç emekçinin performansına denk gelir?
Ne yazık ki; performans ücretleri geçmişte olduğu gibi bugünde yöneticilerin istediği zamanlarda istedikleri kişilere, istedikleri miktarda ödedikleri keyfi bir uygulama şeklinde devam ediyor. Hatta bu yönetim daha da ileriye gidip ayın 15’inde yapılan performans ödemelerini ayın 20’sinde yapmaya başladı. Bu 5 (beş) günlük gecikme kime yarar sağlamaktadır?
Fazla çalışma/angaryada da değişen bir şey yok,
Geçmiş yönetime yoğun dikkat, özen ve sorumluluk gerektiren, sağlık hizmetinin fazla çalışma ve fiziksel şartlardan kaynaklanan olumsuzlukların hastaya yansıyabileceği endişemizi ilettiğimiz de ‘’ben yaptım oldu’’ dedi.
Mevcut yönetime aynı sorun ile gittiğimizde çözüm üretmek yerine mevzuat hazretlerine sarıldı. Geçmiş yönetim döneminde özel muayene ve ameliyatların ZAHMETİ bize, RAHMETİ başkalarınaydı, mevcut yönetimde de değişen bir şey olmadı…
Gasp edilen yol izni,
Yıllardır çalışanların kullanmakta olduğu yol izinleri bir önceki yönetim tarafından gasp edilmişti. Mevcut yönetim ne yaptı?
“Aynen devam” dedi.
Hem de ilgili yasa, yol izninin kullanılması hakkında kararı kurumlara bırakmışken, bu yönetimde bu kararı çalışanların aleyhine kullanmayı seçti.
Geçmiş yönetim ile ilk kavgamız liyakatsiz atamalardı,
Mevcut yönetim; geçmiş yönetim döneminde atanan liyakatsiz yöneticileri çalıştırmaya devam ettirdiği gibi yenilerini ekledi, daha da ileriye giderek “imza yetkisi dahi olmayan” yeni bir yönetici profili oluşturdu.
Yer değiştirme ve sürgünlerde de yarış devam ediyor,
Geçmiş yönetimde yer değiştirmeler sürgünler ve mobbing vardı. Mevcut yönetimin iddiası, asla kendi yönetimleri devam ederken sürgün yaşanmayacağı, kimsenin mobbinge uğramayacağı idi. Ne yazık ki bu iddiada havada kaldı. Liyakatsiz atamaları sorguladığımız için mobbing gördük, sürgün edildik.
Geçmiş dönemde hastane ve üniversite yöneticileri ile yaptığımız görüşmelerde topu her zaman rektöre atan yöneticiler vardı. Bu dönemde de yöneticiler buna aynen devam etti.
Nitelikli, doyurucu yemek ve randevu da öncelik ise,
Geçmiş dönemde yemekhanenin hijyenini, yemeklerin miktarını ve lezzetsizliğini dile getirdiğimizde en azından 1 kap yemek eklenmişti.
Mevcut yönetime aynı sorunlarla gittiğimizde değişen tek şey 1 kap yemeğin azalması oldu. Neyse ki ekmek sınırsız.
Geçmiş yönetime personel ve birinci derecede yakınları için randevu kolaylığının olması gerekliliğini ilettiğimizde” eşitlik ilkesine aykırı” diye kabul edilmemişti. Mevcut yönetim bize; bu konuya ivedilikle çözüm getireceklerini söyledi ama bu sorunda da 3 yılda değişen bir şey olmadı.
Evet bu bir bayrak yarışı,
Ne yazık ki biz emekçiler geçmiş yönetimle yaşadığımız her sorunu mevcut yönetimle misli, misli yaşamaya devam ediyoruz.
Geçmiş yönetimden bayrağı devralan mevcut yönetim sorunları çözmek bir yana, yeni sorunlar yaratarak bayrağı ileriye daha ileriye taşıyor…
Bu yönetimin bulduğu çözümler hiç mi yok.
Var tabi ki !
Mesela üniversitelerin devlet eliyle sokulduğu ekonomik krize, sağlık sektöründe son derece bilimsel bir çözüm buldu. Hastanemizde birçok bölümde hastalardan bağış adı altında zorunlu ödemeler istemek. Bütçeden sağlığa ayrılan paranın çok az olduğunu hepimiz biliyoruz. Herkesin parasız sağlık hizmeti alma hakkı var iken çözüm hastalardan alınan zorunlu bağışlar olarak görülmektedir.
İddia edilen vizyon ‘’daha ileriye, en iyiye’’
Yaşanan vizyon ‘’daha geriye en geriye’’
3 yıllık yönetim sürecinde çalışanlar herhangi bir fark görmüyorsa, bir avuç azınlık mutlu iken binlercemiz mutsuzsak, ayağa kalkma zamanıdır.
GECELİ GÜNDÜZLÜ İNSANLARIN İYİLİĞİNE ADANMIŞ YAŞAMIMIZDAN DAHA FAZLA ÖDÜN VERMEMEK, GELECEĞİMİZE, ÜNİVERSİTEMİZE SAHİP ÇIKMAK VE HAKLARIMIZI ALMAK İÇİN TÜM ÇALIŞANLARI MÜCADELEYE DAVET EDİYORUZ.