Üniversite Hastanelerinde tavandan ek ödemelerin yapılması bugün ( 14 Mayıs 2020 ) öğle saatinde Hacettepe Üniversitesi Hastanesi’nde Sağlık ve Sosyal hizmet emekçileri ve SES Genel Merkez ile Ankara Şube Yürütme üyelerinin katılımıyla yapılan bir basın açıklaması ile talep edildi. Yoğun bir katılımın gerçekleştiği alkışlı basın açıklaması polisin keyfi tutumu ile ihraç eski yürütme kurulu ve üyemiz Mahmut Konuk giydiği önlük bahane edilerek darp edilerek gözaltına alındı.
Daha sonra SES Ankara Şube Yürütmesi adına basın açıklaması metnini Sabiha AKDENİZ GÜNAY okudu
BASIN AÇIKLAMASI METNİ
ÇALIŞMA BARIŞIMIZI BOZMA!
SAĞLIK HİZMETİ EKİP İŞİDİR
Üniversite Hastaneleri 3. Basamak da yer alan komplike vakaların başvurduğu, eğitim ve araştırma misyonu nedeniyle en yoğun sağlık hizmetlerinin yürütüldüğü kurumlardır. Nitekim salgın döneminde de covid 19 hastalarının tedavi edildiği en yoğun pandemi hastaneleri görevini üstlenmişlerdir.
İlimizde yer alan Ankara Üniversitesi, Gazi Üniversitesi ve Hacettepe Üniversite Hastaneleri sadece ilimiz değil Türkiye geneli üniversiteler ve yataklı tedavi kurumları arasında lokomotif görevi üstlenmektedir. Bu üç üniversite hastanesinin Ankara genelinde üniversite hastaneleri arasındaki hizmet oranı %80’dır.
Küresel salgının ortaya çıkması sonrası Sağlık Bakanı tüm sağlık emekçilerine üç ay boyunca tavandan ek ödeme vereceğini ilan etmiş ve 24.03.2020 tarihli resmi gazetede gerekli mevzuat değişikliği yapılmıştır.
Üniversite hastanelerinin pandemi hastanesi olmaları ve elektif vakalar dışında hasta kabul etmemesi nedeniyle döner sermaye gelirlerindeki azalma öngörülerek aynı dönemde Maliye Bakanlığı tarafından Üniversite Hastanelerinin destekleneceği ilan edilmiştir.
Ancak süreç bu şekilde gelişmemiş ve vaad edilen ek ödeme Sağlık Bakanlığı hastanelerinde kısmen ödense de Üniversite hastanelerinde görev yapan sağlık emekçilerine hiçbir ödeme yapılmamış, üniversite hastanesi çalışanları bir kez daha üvey evlat muamelesi görmüştür.
Dolayısıyla, biz sağlık çalışanlarına tavandan ek ödeme yapıyoruz söylemi toplumda algı oluşturmaktan ve üniversite hastanelerinde çalışan sağlık emekçilerini mağdur etmekten başka bir işe yaramamıştır. Ankara Üniversitesi, Gazi Üniversitesi ve Hacettepe Üniversite Hastanelerinde görev yapan sağlık emekçilerine Mayıs ayı gelmesine rağmen Mart ayı tavandan ek ödemesi planlanmış ama hala ödemeler yapılmamıştır.
Pandemi süresinde tüm riskleri göze alıp mücadeleyi sürdüren biz sağlık emekçilerinin emeği Üniversite Hastanelerinin ekonomik sıkıntıları var denilerek gasp edilemez. Hükümetin bir an önce üniversite hastanelerine yeterli kaynak aktarması gerekmektedir. Üniversite hastaneleri de öncelikle kaynaklarını sağlık emekçilerinin hak edişlerine harcamak zorundadır. Bu mevzuatsal zorunluluktur.
Ek ödeme uygulamasıyla siyasi erk ve kurum yöneticileri bir kez daha çalışma barışımızı bozmuş, eşitsizliği, adaletsizliği sağlık hizmetlerine taşımıştır.
Bir çok kamu çalışanının ve toplumun genel anlamda evlerine kapandığı bu dönemde sağlık ve sosyal hizmet emekçileri büyük bir titizlik ve özveriyle her alanda sağlık hizmeti sunmuşlardır. Sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin emeklerine ve mücadelesine saygı duyulmasını ve üniversite hastanelerinde çalışan tüm emekçilerinin haklarının verilmesini talep ediyoruz.
Ve diyoruz ki;
– Sağlıkta Dönüşüm Programı ve Performansa Dayalı Ödeme sistemi sağlık hizmetlerini piyasalaştırmış ve sağlık hizmetlerinde sorunlara neden olarak sağlık çalışanlarının sorunlarını gün ve gün arttırmıştır. Sağlıkta Dönüşüm Programı ve uygulamalarından acilen vaz geçilmelidir.
– Sürecin başından beri üniversite hastanelerinde biz ne ek ödemenizi, ne performansa dönük ödemenizi istedik, sağlık hizmetlerinde sorun odağı olan Performans uygulamalarının kaldırılmasını ve ek ödemelerin emekliliğe yansımasını istiyoruz,
– Sağlık çalışanları arasında, aynı işi yapan fakat farklı statüde bulunan, farklı ücret ve özlük haklarına sahip; 4/A, 4/B, 4/C, ve 4/D’li olarak sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin katagorize edilmesini yanlış buluyoruz. Farklı istihdam ve ücret rejimlerini kabul etmiyoruz,
– Sağlık hizmeti ekip işidir. Hekim ne denli önemliyse hastanın odasının temizliğini yapan temizlik işçisi, hemşiresi, sekreteri, memuru, sağlık teknisyeni aynı derecede önemlidir.
– Hastanelerde binlerce 4D’li işçinin (sekreter, güvenlik personeli, hasta bakıcı, temizlik personeli, yemek servis elemanı) ek ödemelerin dışında bırakılmasını kabul etmiyoruz.
–Dönüşümlü çalışmadan faydalanmayan bizler her gün işimize geldik. Sorumluluklarımızı kendimizden ve sevdiklerimizden ödün vererek en iyi şekilde yerine getirdik. İşimizi en iyi şekilde yaptık, hasta olduk ve öldük.
Şimdi bizi yönetenler Bir kez daha soruyoruz siz ne yaptınız?
Üniversite hastanelerinde yalnızca akademik kadrolar değil binlerce sağlık emekçisi çalışmaktadır. Sağlık emekçilerinin ve onların sorunlarının görmezden gelinmesini kabul etmiyoruz. Bundan sonrada kabul etmeyeceğiz, mücadelemizi sürdüreceğiz.
Sağlık emekçileri siyaset malzemesi değildir.
Yönetenler her zamanki gibi bunu da elinize yüzünüze bulaştırdınız. Üniversite hastanelerinde çalışan bizlere yapılan ödemeleri içinize sindirebildiniz mi? Aynı yerde çalışan personelin birisi ek ödeme 14 Tl alırken diğerinin milyonlar almasını nasıl açıklayacaksınız?
Yönetememenizden ve bu adaletsiz uygulamalarınızdan dolayı;
BİZ UTANDIK YA SİZ?
Bu nedenle bir kez daha sendikamızın genel talepleri dışında Ne performans, ne döner sermeye, ne ek ödeme istiyoruz. Biz emekliliğe yansıyacak insanca yaşayabileceğimiz temel ücret talep ediyoruz.
YAŞATIRKEN İNSANCA YAŞAMAK İSTİYORUZ
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Ankara Şube (14.05.2020)